Bu sorunun da cevabi yine bulundugun ulkeye gore, calismak istedigin alana gore degisiyor. En yaygin sektor ilac firmalari; baslangic maaslari hakkinda bir fikrim yok. Hastane laboratuvarlarinda calisabilirsin bu biraz kendini harcamak olur diye dusunuyorum. Bir biyoloji/ mikrobiyoloji mezunu da orada calisiyor cunku; tavsiyem aldigin muhendislik egitimini unutmaman yonunde olur

Bilemiyorum, yani spesifik olarak ITUyu. Ben yuksek lisansimi amerikada yapacagim cunku. Bunu ITUde hali hazirda yuksek lisans  yapan birine sorarsaniz daha saglikli olur sanirim :) 

Merhaba. Bu siteye senelerdir girmedigimi farkettim senin sorunla baslayayim cevabima bir mezun olarak. Bolumun zorluk seviyesi senin bolume olan ilginle oldukca alakali. Sen bolume karsi bir ilgi duymuyorsan oldukca zor; fakat dersler hosuna gidiyorsa oldukca eglenceli bir bolum. Ben iki universitede okudugum icin Turkiyedeki okullarin 4 senelik mufredatini bilmiyorum. Fakat alacagin dersler icerisinde akiskan mekanigi, termodinamik, mass/energy balance, transport, reaktor kinetigi vs gibi dersler de olacak bir muhendis olarak, bunlar gibi dersler biraz canini sikabilir belki. Bilemiyorum :) 

Ne yalan söyleyeyim. Bilmiyorum. Dallara ayrıldıgını biliyorum bir genetik mühendisi ya da atıyorum kimya mühendisi mezunu gibi çalışabiliyorsun. Şu an Türkiyede yaygın değil ama geleceğin mesleği denilen kıstasta. Sanırım :)

Evet şu an diyebiliyorum. Henüz dişlerini göstermedi bana sanırım :)

İnsan kafa dinlemek istiyor bazen bu yoğunlukta. İstanbulda olduğu için kurulu hayatın kafa dinlemek de zor. Büyük şehir ayrıca. Uzaklaşma hissi yaratıyor bazen insanda sonra yine özlüyorsun

Yani olanakları fazla olan bir şehir. Her çeşit insanı barındırıp sana gösteren öğreten bir şehir. Canın sıkılmaz istanbulda. En saçma şeyi bile istesen yapabileceğin bir yer bulursun.

Online işlemler biraz can sıkıyor. Onun haricinde bir sorunum yok henüz. Ama yolun başındayım, bilemem

Ortam güzel. Hazırlıkta biraz sıkıldım şahsen atladım zaten. Ayazağa kampüsünde kaldığımdan Maçkaya gitmekte zorlandım. Benim için en güzel yanı kulüpleri oldu. Müzikal kulübündeyim. Hayatımın çok büyük bir kısmı onlarla. Eğitim açısından irregular olduğumdan iki ders alma hakkım vardı, aldım. Sorunsuz hallettim. Bir sıkıntım olmadı hocalarla vs.

Dediğim gibi genetik istiyordum. Bir gecede araştırmalar yapıldı, Boğaziçi genetikten mezun tanıdıklar arandı bölüm öğrenildi ertesi gün yazdım. Çok benzer bir bölüm istediğimle. Ve 2 sene de program gereği Amerikada okumak cazip geldi.

Açıkçası hiç aklımda olmayan bir üniversiteydi. Yıllarca Genetik okumak istemiştim fakat devlet üniversitelerinde genetik bölümünü tutturamıyordum bu yüzden eşit ağırlıktan tercih yapacaktım. Tercih dönemine bir gün kala öğrendim bu üniversitedeki bölümü herkesi şaşırtıp ilk sıraya yazdım