Sonuçlar 5. sayfadan itibaren gösteriliyor. İlk sayfaya dönmek için tıklayın.
eskişehir yolu-kızılay ve daha birçok yer trafik!!
Kıyaslamayı İstanbul üzerinden yaparsak baya boğuk ve sıkıcı gelebilir.İklimi çok dengesizdir nisan ayında kar aralık ayında sıcak bir havayla karşılaşabilirsiniz.Trafik ve altyapı sorunu diğer büyük şehirlerdeki gibi baş gösterir.Metro ağı İstanbul'unki kadar geniş değildir. İnsanları bana göre baya samimiyetsiz gelmiştir.
Gece 12 de hayat biter(cafeler, ulaşım vs). Ayrıca arabanız filan varsa bazı uzak yerlere gidebilirsiniz fakat diğer türlü şehirde alışveriş merkezlerinden başka bir şey yok. Tabi öğrenilmesi kolay bir şehirdir fakat zaman geçtikçe bazı iyi,ucuz ve de güzel mekanları kendiniz keşfederseniz biraz olsun rahatlarsınız. Ama özellikle bir kıyı şehrinden geliyorsanız biraz canınız sıkılabilir. Bazen de insanları soğuktur.
havanın çok soğuk olması ve tam ısınmaya başlayınca okulun tatil olması, diğer büyük şehirlere göre pahalı olması, gece on ikiden sonra ulaşımın çok sıkıntılı olması,
Eğer gece hayatını çok seviyorsanız bu konuda sıkıntı çekebilirsiniz sanırım, İstanbul kadar renkli ve canlı bir gece hayatı yok. Bunun dışında şehre karşı önyargınız varsa (ki benim vardı, başta denizsiz bir şehir olduğundan fakat sonradan çok değişti fikirlerim) sevmesi biraz güç olabilir.
Denize uzaklık. İklim.
Herşeyden önce iklimi;kışın çok soğuk yazın da çok sıcak olduğu için insanın birşey yapası gelmiyor.Bahar diye bir mevsim zaten yok,yaz ve kış var burada.saat akşam 9 olunca en işlek yer bile tenhalaşıyor,gece 12den sonra ulaşım diye birşey kalmıyor,ulaşım ve yiyecek bence diğer büyük şehirlere göre pahalı,avm gezmek dışında çok fazla aktiviteye imkan verdiğini düşünmüyorum,insanın canı sıkılınca gidip tek başıma yürüyeyim kafamı dinleyeyim diyebileceği bir yer pek yok,koca şehirde sevdiğim 2 park var onlara da mesela sıhhiyede yurtta kalan biri ha deyince gelemez.konser vs oluyor ama geç saatte olanlar için ulaşım sıkıntısı var işte.ama dersti sınavdı şuydu buydu derken,bir de sevdiğin arkadaşların varsa bu eksiler insana çok batmıyor.
Bir kere denizi yok :) Denizi olan bir şehirden geliyorsanız özleyeceğiniz tek şey diyebilirim. Gece hayatı var ama belirli semtlerle kısıtlı. Öyle İstanbul gibi bir kaç tane merkezi yok..Her yer Kızılay'a çıkıyor.
Hep söylerler ankara gridir diye ben de en cok bundan yakinirim zaten.gridir ankara kabullenmek lazim.her yer resmi kurum binalari bakanliklar ya da ek bjnalari ile doludur bu kimilerine gore eksi sayilir ancak bana pek farketmiyor.en onemli sorunlarından biri yesilin eksikligi diyebiliriz ve bundan kaynakli acık alanlarda sosyallesmek pek olasi degildir
Denizin olmaması en büyük eksik
herşeyiyle eksi (-)
İş giriş ve çıkış saatleri trafik çekilmez olabiliyor.
Ankara'da yaşamak bence maddi durumdan zor. Çok pahalı diğer şehirlere göre. Bunu başka şehirlere giderek deneyim kazandığımdan bilirim.
Pahalıdır Ankara. İlk 3 ay ömrünüzde harcamadığınız parayı harcar, sonra bu kadar parayı ne zaman harcadığınızı anlayamaz, aç kalır akıllanırsınız. Sonrasında eğer ailenizin maddi durumu orta halliyse, bazen aç yattığınız günler olur. Bunun dışında bir önceki cevapta da bahsettiğim gibi arkadaşlıklar biraz menfaate dayalıdır yani ilk senenizde bol bol kazık yemeye hazır olun. Ama kendinizi çok da üzmeyin çünkü 4 sene sonra geriye dönüp baktığınızda kadar büyümüş olacaksınız ki pehh bunlara mı üzülmüşüm ben diyceksiniz :)) Benim gibi küçük bir yerden geliyorsanız yol olayı ömrünüzden ömür götürecektir çünkü yolu sorduğunuz adam hemen şu ilerisi der, sevinirsiniz ama kendinizi 3 saattir yürürken bulursunuz. Buna hazırlıklı olun :)
Artısını bulan görmedim.
Genelde bombanın patladığı yer buda başkent olmasından dolayı.Metro hattı çok karışık iki senedir anca çözebildim.
Canınız sıkıldığında gidip kafanızı dinleyebileceğiniz sakin bir deniz kenarı, yeşil alan vb. pek bulunmaz.
Gezmeye gelen arkadaşlarınızla kısa bir süre sonra yapacak şey bulamamaya başlarsınız. Hadi bunu geçtim bir süre sonra kendiniz de bulamamaya başlarsınız çünkü her şey birbirinin aynısı gelir. Etkinlikler çoğunlukla kapalı bir mekana -yaz aylarında üstleri açılanlar da bu kategoride- ya da en iyi ihtimalle Gölbaşı, Göksu vb. yerlere mangala gitmekle sınırlı kalır (Ya da benim aklıma bu kadarı geliyor, bilemiyorum.). Gerçi bir süre sonra bulsanız da yapmaya vaktiniz kalmayabilir, orası başka.
Memur kenti olması dolayısı ile öğrencilik ruhuna nazaran yaşlı bir şehir.
Ilık iklimli bir bölgeden gelindiyse kışlar çok soğuk gelecektir. Şehir gelişmiş olduğu için pahalı hayat gibi bir olumsuz özelliğe sahiptir (özellikle küçük şehirden gelenler için). Sadece o şehre ait -eşsiz- gezilecek yer sayısı çok azdır. Örneğin İstanbul`da tarihi, teknolojik, doğal gezilecek yer çoktur ama Ankara`da gezebileceğiniz yerler çoğunlukla avm gibi sonradan inşa edilen yerlerdir.